İki insan hayatlarını birlikte sürdürmek için kurdukları evlilik kurumuna bazı istek, inanç ve beklentiler ile girerler. İstek, inanç ve beklentilerinin umduklarından aksi bir durumda işlediği noktada aralarında anlaşmazlıklar ortaya çıkabilir. Dışarıdan gözlemlendiklerinde kusursuz görülen çiftlerde dahil bir çok çift pek çok sorun ile karşı karşıya gelmektedir. Dikkat edilmesi gereken; sorunun yaşanıyor olması değil, sorunun temelinde yatan iletişim hatalarını minimuma indirmektir. Günlük yaşam akışı içerisinde; hangi marketten alışveriş yapılacağı, hafta sonunun nerede ve nasıl geçirileceği, elde edilen maddi kazancın nasıl harcanacağı, çocuğun hangi okula gideceği gibi konular normal yaşam güçlükleridir ancak yanlış ele aldığında çözülemez hale gelerek sorunları meydana getirir. Bu sorunları yaşayan çiftler genellikle karşı tarafın kendisini anlamadığından şikayetçidir, burada asıl sorun iletişimin doğru kullanılmamasıdır.
Öncelikli olarak birbirinizi eleştirmekten vazgeçip, yaşanılan durum hakkında partnerinize ‘ben’ dili kullanarak ne hissettiğinizi aktarın ve onunda ne hissettiğini dinleyin. Tabi ki hoşunuza gitmeyen durumları dile getirmekte özgürsünüz fakat bunu nasıl dile getirdiğiniz önemlidir. Size yapılan kırıcı bir davranış var ise “bana bu şekilde davrandığında çok kırılıyorum” diyerek karşınızdakine ifade edin. Siz beklentilerinizi dile getirmeden partnerinizin bunu anlamasını beklemeyin. Örneğin, akşam yemeğini dışarıda yemek istediğinizi partnerinize söylemezseniz o pijamalarını giyip oturduğunda ona kızmamalısınız. Ama şu çiftin eşi bunu yapmış, diye düşündüğünüz taktirde diğer çiftler ile karşılaştırma yapmak ilişkinizde duygusal uzaklaşmaya sebep olacaktır. Bu gibi durumlarda kendinizi eşinizin yerine koyun ve o düşüncelerini sizinle paylaşmadığı zaman siz onun ne düşündüğünü tam olarak bilir miydiniz? Tabi ki de hayır. Söylemek istediğiniz konuyu ima etmeyin, açıkça söyleyin, bunu yapmadığınızda ima edilen her ne ise birçok anlamı içinde barındıracaktır. Geçmişi geçmişte bırakmayı öğrenin, olumsuz anıları arşivinizde biriktirip bir tartışma esnasında konuyu saptırıp eskileri ortaya döktüğünüzde yaşanılan asıl olayın daha da uzamasına ve belki de telafisi zor olan kırgınlıklara sebep olacaktır. Tartışmayı uzatmak ilişkinizi yıpratmaktan başka bir işe yaramayacaktır, yaptığınız yanlış davranış için özür dilemekten çekinmeyin. Kendinizi haklı gösterme çabasından uzak durun, kimin kazandığına önem vererek evliliği güçler savaşı haline getirirseniz bir ömür size zindan olur, bırakın aşk kazansın. Ve lütfen yatak odanızda tartışmayın, orası sizin en özel alanınız, yatmadan önce tüm sorunlarınızı konuşup halledin ve öyle o odayı paylaşın.
Mutlulukla kalın.