Sonbahar depresyonunun diğer depresyonla benzer olan tarafları olmakla birlikte ayrıldığı tarafları da mevcuttur. Sonbahar depresyonu da diğer bütün depresyonlar gibi klasik depresyon belirtileri göstermektedir yani kişi kendini mutsuz, değersiz, çalışmaya hevessiz hissedebilir, sabahları kalkmakta zorluk çekebilir, yorgun, bitkin, isteksiz olabilir, cinselliğe ilgisi azalabilir ve uykusu, iştahı bozulabilir. Sonbahar depresyonunun diğer depresyonlardan farkı şöyle görülebilir; normal depresyonda genellikle iştah azalıp kilo kaybı görülürken sonbahar depresyonunda iştahta artış görülebilir, karbonhidrat ve şeker içeren yiyeceklere ilgi artışı olabilir. Normal depresyonda uyku azalırken sonbahar depresyonunda gece gündüz sürelerinin de etkisiyle uykuda artış görülebilir, bu durumda kişi 10-12 saatte uyusa bile kendini yorgun hisseder. Sonbahar depresyonu ekim kasım aylarında başlayıp kış mevsimi boyunca devam edip ilkbahar aylarına kadar da sürdüğü görülebilir. Mevsime göre değişiklik gösteren bu depresyon tipinin yanı sıra bir de yaz depresyonu vardır. Yaz tipi depresyon diğer mevsimsel depresyona kıyasla çok nadir görülmektedir.
Sonbahar/kış depresyonu da diyebileceğimiz bu mevsimsel depresyon sonbahar aylarında ağaçların yapraklarının sararması ve dökülmesi, yağmurun ve karın yağması, bazı insanlara doğanın ölümünü çağrıştırmaktadır. Doğanın bu değişimi insanın ruhsal yapısında da aynı etkiyi gösterir ve insana ölümü hatırlatır. Bir diğer etken ise güneşin etkisinin yaz aylarına oranla azalmasıdır. Güneşin varlığıyla kişinin kendini iyi hissetmesi arasında ki ilişkinin varlığı söz konusudur. Yazın güneşli havalarda kendimizi daha dinç, enerjik, mutlu hissedebiliriz ve yaşanan nahoş olaylara daha olumlu bakma eğilimi sergileyebiliriz. Sonbahar depresyonu her yaşta ve cinsiyette görülebileceği gibi 20-30 yaş aralığında ki kişilerde daha sık ve kadınlarda erkeklere oranla 4-5 kat daha fazla görülmektedir. Daha önce depresyon atağı geçirmiş olan bireyler de yineleme riski artmaktadır.
Peki sonbahar depresyonunu önlemek yahut bununla başa çıkmak için neler yapmalıyız? Öncelikle giderek kısalmaya başlayan bu günlerde hava bulutlu bile olsa gün ışığını kaçırmayın ve en az yarım saatinizi dışarı da geçirin. Kıyafetlerinizin renkleri sizi etkileyecektir, rahat ve canlı renkte kıyafetler giyin. Gününüzün büyük kısmını geçirdiğiniz ortamda yapay ya da canlı çiçekler bulundurun. Günde yarım saatlik aktif ve tempolu yürüyüşler size iyi gelecektir. Beslenmenize dikkat edin, iştahın yükselişe geçtiği bu günlerde karbonhidrat ve şeker içeren yiyecekler fazla tüketmeyin. Kendinizi erken kalkmaya teşvik edin ve uyandığınızda yatakta oyalanmayın. Sosyal çevrenizle günlük aktiviteler planlayın. Duygularınızı hafifletmek için pozitif düşünün, kendinizi sevdiğinizi dile getirin.
Ve unutmayın ki bu geçici bir durum, mevsimler değişecek :)